1. Anasayfa
  2. Tarih

Göbekli Tepe’nin Gizemi

Göbekli Tepe’nin Gizemi
0

Göbekli Tepe, Başta Anadolu olmak üzere Dünya’nın her yerinde tarihin çok eski zamanları hakkında bize şaşırtıcı bilgiler veren arkeolojik kazılar yapıldı, halen de yapılıyor. Mezopotamya coğrafyası ve neredeyse tarihteki tüm medeniyetlerin beşiği Anadolu, yani ülkemiz bu konuda göz alıcı derecede zengin.

Son dönemde yurt dışında da çok konuşulan Göbekli Tepe neden bu kadar önemli ve gizemli merak ediliyor. Diğer arkeolojik alanlardan ve tarihi buluntulardan bir farkı var aslında. Çok çok çok daha geçmiş zamanlara, insanlığın avcı ve toplayıcı olduğu ve basit el aletlerinden başka hiçbir gelişmenin henüz yaşanmadığı zamanlara ışık tutan bir dönem hakkında bilgi veriyor. Yani insanlığın ilk zamanlarına, milattan önce 9000-7000 yılları arasına götürüyor bizi. O zamanki insanların nasıl yaşadığı, neler yaptığı, nelere inandığı hakkında bilgi vermesi nedeniyle Göbekli Tepe’nin arkeoloji ve tarih disiplini açısından çok önemli ve şaşırtıcı bir yeri var.

Tarihteki İlk Tapınak İddiası

12000 yıl öncesine ışık tutan Göbekli Tepe kazı alanından anlaşıldığı kadarıyla bir yerleşim alanı ya da şehir kalıntısı değil. Aksine insan eliyle inşa edilen bir tapınak olduğu, dahası tarihte bilinen ilk tapınak olduğuna inanılıyor. Ancak bu tapınağın o günün insanı tarafından nasıl inşa edildiğini açıklayan bir bilimsel kaynak hala ortada yok. Tıpkı Piramitlerin, tıpkı Stonehenge Dikilitaşlarının nasıl yapıldığının açıklanamaması gibi. Belki de Göbekli Tepe’yi bu kadar gizemli yapan ve biliminin çılgınca merak ettiği nokta bizatihi bu. Zira Göbekli Tepe Piramitlerden de Stonehenge’den de epey eski.

Arkeolojik Bir Dönüm Noktası

Göbekli Tepe Urfa’nın 12-15 kilometre kuzeydoğusunda yer alan bir tepe üzerinde keşfedildi. 300-400 metrekarelik bir alan üzerinde yuvarlak bir sistematikte kurulu bir sütunlu yapıtlardan oluşuyor. Genel görüntüsünden bir tapınak olduğu izlenimini veren arkeolojik alanda en önemli yapıtlar T şekilde yer alan sütunlar. En yükseği 6 metre olan bu sütunların insan figürünü temsil ettiği düşünülüyor ki üzerlerinde çok sayıda insan ve hayvan kabartmaları da olduğu tespit edilmiş. Bu yapıtların 12000 yıl bu şekilde neredeyse hiç bozulmadan ya da yıpranmadan kalabilmesi de ayrı bir merak konusu olarak karşımıza çıkıyor. Zira o dönemde insanlığın basit bıçak, keski gibi ilkel el aletlerinden başka aletleri yok. Yerleşik hayatın dahi olmadığı bu dönemde tepelik bir bölgeye insanların neden ve nasıl böyle bir yapı alanı inşa ettiği de oldukça kafa karıştırıcı. Sütunların taşınıp taşınmadığı, taşındıysa o dönemde bunun nasıl başarıldığı bilinmiyor.

Neredeyse o dönem hakkında hiçbir kesin bilgi yok ve bilim insanları sadece tutarlı tahminlerde bulunabiliyor veya tarihsel akışı yorumlayarak ancak birtakım çıkarımlar yapabiliyorlar. Fakat böyle kazı alanları o dönemlere ait daha keskin bilgiler verebilmesi açısından insanlık tarihi ve bugünün insanları için açıkçası çok kıymetli.

Göbekli Tepe’nin Gizemi

1996’da başlayan kazılar sonucunda bugün neredeyse tamamen ortaya çıkarılmış ve arkeologların gözdesi haline dönüşmüş durumda Göbekli Tepe. Çünkü sırları şu an için çözülebilir gibi görünmüyor. Ancak verdiği bilgi, avcılık ve toplayıcılık dönemde (çanak çömlek öncesi dönem olarak da biliniyor) insanların dini ritüeller için bir araya geldikleri yani din inancının çok eski dönemlerde başladığı yönünde. Bazı araştırmacılara göre şaman törenlerinin burada yapıldığı ve insanların ölenleri buralardaki törenlerle gömdüğü yönünde tezler ortaya atılmış.  Sütunların ve diğer yapıtların üzerinde gayet belirgin üç boyutlu kabartmalar var. Genelde hayvan formunda olduğu görülen kabartmalar hayvanlarla insanlar arasındaki ilişki hakkında da bilgi veriyor.

Bu şekil ve kabartmaların hayvanların evcilleştirilmediği, yani insanların günlük amaçları için hayvanları henüz kullanmadığı bir dönemde yapıldığı bilindiğinden, insan ile hayvan arasındaki ilişkinin güç mücadelesi, hayvanların gücüne saygı ve bazı bilim adamlarına göre de insan gruplarının sembolleri olduğu iddia ediliyor. Ancak bilinen bir gerçek var ki kabartmalar hiç beklenmeyecek kadar üç boyutlu yapılmış ve şu an bozulmamış halde bulumaktadır

Bu yazı www.gizemlidunyam.com Sitesine Aittir. Kaynak Gösterilmeden Başka Sitelerde Yayınlamak Yasaktır.

İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir