1. Anasayfa
  2. Gizemli Dünya

En gizemli aileler kimlerdir? Bu aileleri gizemli kılan ne?

En gizemli aileler kimlerdir? Bu aileleri gizemli kılan ne?
0

En gizemli aileler hakkında bilinenler…

Üzerinde yaşadığımız dünyayı aslında devletlerin ve hükümetlerin yönetmediği, gizli ve zenginliği sınırsız hanedanların yönettiği sıkça iddia edilmektedir. Bu ailelerin gerçekten var olan gücü ve çok eskiye dayanan kökleri bazı ciddi iddiaları da gündeme getiriyor. Savaşların, ekonomik krizlerin, salgın hastalıkların hatta ünlü politikacı ve sanatçıların ölümleri dahi bu gizemli ailelerle ilişkilendiriliyor. Peki En gizemli aileler, en güçlü ve zenginleri hangileri?

Rothschildler Ve Efsanevi Zenginlikleri (en gizemli aileler’den)

Dünyayı yönettiği iddia edilen ailelerin başında gelen Rothschildlerin temeli 1700’lerin sonunda Almanya’da atıldı. O dönemki en büyük Alman şehri olan Frankfurt’ta bir Yahudi mahallesinde doğan Mayer Amschel Rothschild finans konusunda son derece yetenekli biriydi. Bağlı bulunduğu prensin savaşa katıldığı sırada servetinin kontrolünü Amschel’e vermesi ailenin dönüm noktası oldu.

Zenginliği git gide artan Rothschildlerin 5 oğlu Salomon, Amschel, Nathan, Calmann ve Jakob Avrupa’nın 5 büyük başkentine giderek burada sahip oldukları bankanın şubelerini kurdu. Salomon Viyana’da, Calmann Napoli, Jakob Paris, Amschel Frankfurt, Nathan ise Londra’ya giderek hanedanın gücünü tüm Avrupa’ya yaydı. Bu şehirlerde saraylarla da yakından ilişki kuran Rothschildlerin tümü soylu ünvanları kazandı ve kralların en saygı duydukları kişilerin başında geldi. Özellikle İngiltere’deki Nathan Rothschild, Napolyon Savaşları sırasında Britanya İmparatorluğu yararına gösterdiği başarılar sayesinde o dönemki en büyük güç olan Britanya İmparatorluğu’nun hazine yönetimine getirildi.

Savaşları bile lehine kullanan aile örneğin Waterloo Savaşı’nı Napolyon kazanmış gibi göstererek Londra Borsası’ndaki şirketlerin hisselerini düşürmüş ve hemen ardından bu kağıtları ucuz fiyattan toplamışlardır. Savaşı Napolyon değil de İngiltere’nin kazandığı ortaya çıkınca yeniden yükselen borsa sayesinde ülkelerin hazinesinden büyük bir servetin üzerine konmuşlardır. 1800’lere gelindiğinde Rothschild Ailesi’nin krallara ve imparatorlara yüksek faizle borç para vermeye başladı ve böylece hükümetlere istedikleri kişileri atayabilecek kadar güçlendi. İşte bundan dolayı Avrupa’yı bu ailenin yönettiği düşünülmektedir.

Aile sınırsız zenginliklerinin vermiş olduğu güç sayesinde sürekli büyük balolar, yardım kampanyaları düzenleyerek kendilerine gelecek tepkileri de azaltmış oldu. Hatta medyayı kontrol altına alarak kendi çıkarları için kullandıkları da iddia edilmektedir.

Amerikan Rüyası Ve Rockafeller(en gizemli aileler’den)

1800’lerin başındaki sanayi devrimiyle beraber devasa potansiyelini büyük bir üretim gücüne dönüştürmeye başlayan Amerika Birleşik Devletleri de ekonomik refahtan payını alır. Uçsuz bucaksız topraklar üzerine kurulan ülkeyi demiryolları, köprüler, limanlar ve fabrikalar ile donatan ABD hükümeti bu işlerin yapımı için müteahhitleri görevlendirdi.

Bu inşaat şirketlerinin büyümesi de Avrupa’dan daha gelişkin bir finans sisteminin kurulmasına dayanak sağladı. Ayrıca kurulan bu dev sanayi altyapısı için gerekli olan madenlerin de önem kazanmasıyla madencilik sektörü de gelişti. İşte tam bu dönemde ortaya çıkan David Rockafeller o yıllarda emekleme aşamasındaki petrol işine girdi.

Petrolün ilerleyen dönemde ekonomik olarak çok ciddi bir kalem olacağını öngören Rockafeller böylece ucuz fiyatlardan petrol kuyusu satın almaya başlayarak çok geçmeden büyük bir tekel oluşturdu. İlk petrol rafinerisini de kurduktan sonra bu değerli hammaddenin fiyatını bile kendi belirlemeye başladı. Böylece petrolün fiyatını istediği zaman ucuzlatarak güçsüz rakiplerinin batmasını sağlayan Rockafeller bu firmaları da satın alarak büyük bir ekonomik imparatorluk kurdu.

Meydana getirdiği efsanevi servetle çok sayıda düşman da kazanan David Rockafeller ismini iyi duyurmak için halkla ilişkiler kavramını meydana getirdi. Kurdukları Standart Oil isimli petrol şirketi sayesinde Latin Amerika’nın da kaynaklarını ele geçirip sömürdüler. İkinci Dünya Savaşı ve sonrasında artan petrol ihtiyacı Rockafeller Ailesi’nin servetine servet katmasını sağladı.

Zenginleşen her ailede olduğu gibi politikaya da yön vermeye başlayan Rockafeller hanedanı böylece Amerika Birleşik Devletlerini yöneten aile olarak isim yaptı. Öyle ki diğer ülkelerdeki başarılı gençlere Rockafeller Bursu adıyla eğitimleri için para vererek ülkelerine döndüklerinde Aile çıkarları için çalışmaları konusunda baskı yapabildiler. Bu sayede petrol kuyusu kurmak istedikleri ülkelerin siyasetçileri kendilerine hiçbir zorluk çıkarmadı. Yeri geldiğinde Latin Amerika ülkelerindeki ordu birliklerini bile kullanan Rockafeler birçok kanlı darbeye ve çatışmalara da yol açtı.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir