Klonlama kelime anlamı olarak bir canlının fiziksel özelliklerinin, yeni bir hücrenin içerisine aktarılması ve o hücrenin de doğal olmayan yollarla çoğaltılarak bir taşıyıcı vasıtasıyla dünyaya getirilmesi işlemidir. Bu işleme tabii tutulan kişinin bedensel ve diğer DNA’sal yani tüm kalıtımsal verileri klon olan kişiye aktarılmış olur. Klonlama işlemi sonucunda dünyaya gelen canlı (insan ya da hayvan) bebek ya da yavru görünümünde olsa da biyolojik ve kalıtımsal açıdan klonlama esnasında kullanılan hücrenin sahibi olan kişi ya da hayvan ile aynı yaştadır. Bütün hastalıkları, bütün kalıtımsal bilgileri ve diğer tüm fiziksel özellikleri bu yeni klona aktarılmış olur.
Doğal yollardan örnek vermek gerekecek olursa klonlanan canlının işlemi; tek yumurta ikizlerine benzetilebilir. Tek yumurta ikizleri birbirlerinin aynısı olarak dünyaya gelirler. Fiziksel ve kalıtımsal özellikleri neredeyse tıpatıp aynıdır. Fakat birbirlerinden ayrıldıkları yönleri de vardır. Aynı karakteristik davranışları göstermezler. Bu klonlanan canlı için de aynı şekilde geçerlidir. Klonlama işlemi ile sadece kalıtımsal özellikler devredilebilir. Bunun dışındaki duygusal özellikler ve anılar klonlanan varlığa hücresel yolla aktarılamaz. Deneyimler ve tecrübeler klonlama aracılığıyla iletilemez.
İlk Klonlama Başarılı Oldu mu?
Bilim insanları bu durum üzerine uzun araştırmalar ve çalışmalar gerçekleştirmişlerdir. Bunu birçok farklı şekilde denemişlerdir ve defalarca da hüsrana uğramışlardır. Başarılı olduğu düşünülen ve bilim dünyasında oldukça fazla ses getiren ilk klonlama işlemi koyun Dolly’dir. Klonlama işleminin başarılması evresine kadar birçok deneme yapılmıştır birçok koyuna çoğaltılmış olan yani yapay ortamda döllenmesi sağlanmış olan hücreler enjekte edilmiştir ve bu işlemin sonuç vermesi beklenilmiştir. Bu işlemlerden sadece bir tanesi sonuç vermiştir ve koyun Dolly dünyaya gelmiştir. Dolly, klonlaması yapılan koyunun birebir aynısıdır ve kalıtımsal özellikleri tamamen eşdeğerdir. Dünyaya geldiğinde ufak bir kuzu olsa da klonlamaya maruz bırakılan, yani vücut hücresi kullanılan koyun ile aynı yaştadır. Klon işleminin ardından bilim dünyası aynı deneyi insanların üzerinde de denemek istediğini duyurdu. Fakat bu büyük tepkilere ve etiksel tartışmalara yol açtı. Zaten ilk klonlama ürünü olan Dolly de çok uzun süre yaşamadı.
İnsan Klonlama Denemeleri
Bilim insanları verilen tepkilere rağmen durmak nedir bilmedi ve insan klonlamaları üzerine çalışmalar yapmaya başladı. Birçok deney ve birçok deney kullandı fakat her seferinde denemeler hüsranla sonuçlandı. Yumurta hücrelerinin içerisine klonlama amacıyla konulan vücut hücrelerinin çoğu ya ilk bölünme esnasında ya da ikinci veya üçüncü bölünmelerinde ölüyorlardı. Yapılabilen en büyük deneme ise yapay ortamda gerçekleştirilen sekiz hücre bölünmesidir. Bu aşamadan sonra hücreler bölünmeye devam edememişlerdir.
Bilim insanları tüm bunlara rağmen durmak nedir bilmeden çalışmaya devam ettiler hala da devam ediyorlar. Ancak birçok büyük kitle bu çalışmalara tepkiyle yaklaşıyor. Bunun en büyük nedenlerinden bir tanesi ise insan klonlamanın yanlış olduğu düşüncesidir. Bilim insanları yaptıkları açıklamalarda aslında amaçlarının insan klonlamak olmadığını, kök hücre tedavisini desteklemek adına böyle bir girişimde bulunduklarını söyleseler dahi insanlar hala bunun bir kılıf olduğunu düşünerek tepki vermeye devam ediyor.
Asıl korkulan senaryo para karşılığında klonlanan insanların organlarının alınıp ölüme terk edilmeleri… Bunun etik bir davranış olmadığını ve insanlık dışı olduğunu savunan büyük kitleler, organ mafyalarını ve durdurulamayan cinayetleri, kimsesiz insanların organları için katledilmesini örnek göstererek; klonlamanın bunu bariz şekilde yapabilmeye yol açacağını bu nedenle de durdurulması gerektiğini söylüyorlar. Koyun Dolly deneyinin başarı göstermesi sonucu umutlarını canlı tutan bilim insanları, bu insanların gelecekleri için klonlama çalışmalarının sürdürülmesi gerektiğini savunsalar da bu toplum tarafından kabul edilecek gibi görünmüyor. Bu konu hakkındaki bilimsel çalışmaların hala devam ettiği biliniyor. Kök hücre tedavisini geliştirerek organ naklinde çığır açmayı hedefleyen bilim insanları, klonlama işlemini bu nedenle yapmak istediklerini ifade etseler de bu insanlar tarafından kabul edilecekmiş gibi görünmüyor. Tepkiler dur durak bilmeden devam ediyor.
Bu yazımızda belki de insanlık tarihinin kaderini etkileyecek bir durumdan bahsettik. Bu tip araştırmalar İlluminati denen gizemli örgüt tarafından yapıldığı düşünülmektedir. İlluminati ile alakalı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
